Yağmurlu havaları genel anlamda severim. Ama evde ve camın yakınındaysam Bu hafta da bitti bitecek diye bugün bir kıpırtı var içimde bir yerlerde…
Dün yaşadığım kabus dolu sabah kolumda inceden bir morluk ve sızı bırakmış olsa da, tüm gece sağ tarafıma dönemediğim için her sağ tarafa döne teşebbüsümde gözlerim acıyla fal taşı gibi açılmış olsa da bugün Perşembe yarın Cuma diyerek kendime teselli veriyorum. Konuyu açmam gerekirse dün sabah minibüse binerken minibüsçü ben tam olarak binmeden hareket ettiği için düşmeme ramak kala sol kolumdan tutan adam sayesinde sadece sağ kolumu kapı yanındaki demirlere gümmmm diye vurdum. Ama bu duruma şükür ettim. Çünkü eğer o saygıdeğer adam benim kolumdan tutmamış olsaydı şuan ben bu satırları yazamıyor olacaktım büyük ihtimal…
Minibüsçülerin bu fütursuzca hareketleri sürekli yaptıklarını, hem trafiktekilere hem de taşıdıkları yolculara ettikleri zulumun hiç ama hiç insancıl olmadığını söylemek istiyorum. Neyse bu tatsız hikayeyi kapatıyorum zira kolumun acısı sinirden kasılınca daha çok artıyor.
Merkür geri gitme eylemini 26 Kasım'a kadar sürdüreceğinden her şey bir garip seyir eyliyor hayatımda. İyi gibi bazen kötü gibi…
Ama her şeye rağmen hayat güzel, dünya güzel, her şey güzel kafasında olma çabasındayım. Kah Demet Akalın’dan ‘Olacak Olacak’ kah eski nostajilerden ‘Neşeli Gençleriz Biz’ şarkısı ile günümü şenlendirmek için elimden geleni yapıyorum...
Ama yine de hafta sonu olsa da bir uyusam bir uyusam… Bir gezsem, bir gezsem...
Azdan çok uyuşuk bir post oldu farkındayım… Artık daha dinamik ve daha zıp zıplı postlarla yarın belki yarından da yakın zamanda görüşmek üzere ;)
Gözde
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder