19 Ağustos 2014 Salı

İlk Günlerin Acemiliği...

Ben bir yaz boyunca hamileymişim de haberim yokmuş! 

Ne sigarası, ne içkisi, ne tatili, ne gezmesi, ne tozması, ne temizliği, ne ağır kaldırması, ne koşturması, ne düşmesi, ne kalkması... Ohooooooo... Say say bitmez... O kadar eminim ki böyle bir şey olmayacağına normal hayatıma hiç hız kesmeden 2,5 aydan fazla bir şekilde devam etmişim.



Ne eziyetler çekmiş çocukcağız, içeriden neler saydırıyordur kim bilir... 

İlk öğrendiğimde beynimden aşağı kaynar sular indi resmen. O kadar plansız, o kadar alakasız geldi ki bana... Üstüne üstlük senede bir kere adam akıllı kafa dinlemeye gittiğim tatil de öğrendik! Benim paranoyalarım yüzünden tatili de yarı da kesip 4 gün önceden döndük. 

Bu arada ilk öğrendiğimde söylediğim ilk kelime ise "sıçtık" oldu! 
Diyeceksiniz ki bu kadar mı istemiyordun... ? Hayır, kesinlikle öyle bir şey değil. Bu duyguyu size anlatmamın imkanı yok. İnsan hiç planlamadığı bir durumun içinde hele de hayatını kökünden değiştirecek bir olayın içinde kendini  lak diye bulduğunda "ben şimdi ne bok yicem" psikolojisine girmiyor değil!  Ama sonra sonra bu güzel duyguya bir alışıyorsun ki, sorma!

Böyle zamanlarda ani olaylar karşısında oldukça soğuk kanlı gibi gözükürüm. Ama sadece gözükürüm! Gel sen ne çektiğimi bir de bana sor! Zaten gece WC'nin kapısında yatma olayım yüzünden uyku sıfır! Her tuvalete gidip geldikten sonra uykuya dalma sürem yaklaşık 1 saat! O 1 saat içinde aklımdan geçenleri çocuk hissedebiliyor olsa beni çoktan terk ederdi!

Neyse, tüm bu saçma sapan duygu karmaşası ile birlikte İstanbul'a döndük. Normalde tatil dönüşü bunalımın dibini yaşarım. Kendimi Ege'nin sularına ayağıma beton bağlayıp atmak filan isterim yol boyunca ama bu sefer bir an önce İstanbul'a gelelim diye km'leri saydım :)

Doktora gittiğimiz gün ilk görüntüsünü gördüğümde ve kalp atışını dinleyebiliriz dediğinde ve o sesi duyduğumda işte o tüm saçmalamalarım sona erdi!

İçime birden olgun anne Gözde kişisi giriverdi! 
Allah'ım o ne mucize bir ses ya. Ceviz kadar haliyle bir de kalbi atıyor, inanılmaz! Her şeyin normal seyrinde olduğunu ve doktorun tavsiyelerini aldıktan sonra muayenehanenin önünde Kemal'le birbirimize nasıl baktığımızı ömrümün sonuna kadar unutamam!

Etrafımızdaki çoğu kişi nasıl anlamadın bunca zamandır diye bana soruyor, bende anlamadım diyorum. Bunu ilk yaşayan ben sanıyordum. Meğer şimdi duyuyorum ki millet 3 aydan sonra bile fark edebiliyormuş... Yani o kadar şaşılacak ve gizlediğimi düşünerek günahımı alacak bir şey yok...

Hayatımdaki hiçbir şeyi ve hiçbir dönemi gizleyebilme yeteneğine sahip değilim zaten. O kadar ketum olamadım hiç! Nasıl bu kadar ketum olunduğuna da inanamıyorum, anlamıyorum da. Nazardan korkuyorlar desem, bu insanlar hayatlarında her şeyi sakladıkları için ben pek nazar bahanelerine de inanmıyorum. Sanırım bunun tek anlamı var ketumluk. Ben içi dışı bir olan insanları severim, saklamayı beceremem, saklayanı da hiç hazmetmem. Mutluysam mutluyumdur, öfkeliysem öfkeliyimdir, hamileysem hamileyimdir! :)

Ne utanılacak, ne de saklanacak bir şey bu... Bence dünyanın en güzel şeyi ve bu durumu herkesle ilk öğrendiğim andan itibaren paylaşmaya devam ediyorum... Beni sevenlerin iyi dilekleri, beni aramaları bana iyi geliyor...

Neyse...


Şuan hamileliğimin 11. haftasındayım. 3 aylık döneme girmiş bulunuyorum yani... Mide bulantılarım yok çok şükür... Ama sürekli bir uyku halindeyim. Yataktan kalkıp kendimi koltuğa koltuktan kalkıp yatağa atıyorum. Bir de yemek yeme ısrarlarına şiddetle karşı çıkıyorum ama tam tamına 5 dk sonra bizimki beni yalancı çıkarıyor ve kurt gibi acıkıyorum. Sonra dünyaları yiyecekmişim gibi geliyor ve iki lokmadan sonra şak tıkanıyorum. Kafamın içi hep uyku modunda... 

Herkes bu durumun keyfini çıkarmamı 7 ay sonra bugünleri çok arayacağımı söylüyor. Sanırım haklılar. Bende bol bol kitap okuyup, işime konsantre olmaya çalışıyorum... Başarılı mıyım peki? Tartışılır :)

Her gün olmasa da gün aşırı 45 dk plates yapıyorum, süt, peynir ve protein alma konusunda baya başarılıyım. Doktorumun verdiği tüm vitaminlerin bulunduğu vitamin ilacımı kullanıyorum. 

Amma ve lakin hayatımızdan fındık ile birlikte mutluyuz ve memnunuz şimdilik... Adı şimdilik fındık... Rengimiz belli olunca isim değişikliğine gidebiliriz.

Bu arada bana iyi gelen bir tarafını da söyleyeyim. Üzerime olgunluk çöktü mü bilemem ama daha az sinirlenip daha fazla güldüğüm doğrudur... :)

Bizimki biraz komik ve saman altından su yürüten bir şey olacak belli ki... 2,5 aydır kendini iyi kamufle etmesinden biraz tırstım gibi... 

Bakalım maceralarımıza nasıl devam edeceğiz... 

Aranızda beni okuyup da hamile olanlarınız varsa size S.O.S dediğimde lütfen ses verin :)

Şimdilik bizde durumlar böyle...

Gözde




1 yorum:

Unknown dedi ki...

Her an her saniye her salise yanındayım. S.O.S demene gerek yok. :) Sen gel de bana yeter kuzum :))) Bu arada uyu uyu uyku iyidir :)

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...